Realite (gerçek) ile ide (ebedi değerler) arasında yer alan hukuk, üç farklı veçheden
ele alınıp kavranabilen bir fenomendir. Hukukun bu üç veçhesinden ikisini aydınlatmaya
çalışan hukuk felsefesi ve dogmatik hukuk bilimi, değerler ile normlar gibi
soyut konularla ilgilenmekte ancak hukukun sosyal yasamla ilişkisini ihmal etmektedirler.
Oysa hukuk, aynı zamanda sosyal gerçekliğin bir ürünüdür. Bu durum ele
alınmadan, yani hukukun üçüncü veçhesi aydınlatılmadan, hukuka dair tam bir bilgiye
ulaşmak olanaksızdır.
Fenerini hukukun ihmal edilen üçüncü veçhesine tutarak, onu aydınlatmaya çalışan
bilim dalı, bu kitabın da başlığını oluşturan “hukuk sosyolojisi”dir.
Aydınlatıcı olması temennisiyle…